Bilimsel Sosyalizm
   Nederlands                               www.bilimselsosyalizm.net  June 07 2023 08:38:28  
   Açılış_sayfanız_yapın  Sık_Kıllanılanlara_Ekle

   Ana Sayfa
   Yazılar/Broşürler
   Görüşler
   Komünist Hareketten
   Devrimci Basından
   Sol Hareketten
   Felsefe
   Katkılarınız
   Arşiv
   Sitede Ara
   Bağlantılar
   İletişim

English
   Home
   Opinion
   Revolutionary Press
   Left Movement
   Philosophy
   Site search
   Web links
   Contact



'Bilimsel Sosyalizm' Internet Sitesi Komünist Düsünce ve Eylemin Hizmetinde
New Page 1

Bağlantı kurduğunuz www.bilimselsosyalizm.net komünist düşünce ve eyleme hizmet etmek için kuruldu. Proletarya diktatörlüğü aracılığıyla komünist bir dünyanın örgütlenmesi için devrimci savaşımın zorunluluğunu savunan bir ideolojik-politik çizginin niteliğini belirlediği bir kürsü olan bu site, işçi sınıfına dayanan sosyalizm anlayışını savunan komünist bir devrimci tarafından yönetilmektedir. Yeni, komünist bir dünyanın kurulması için yürütülen savaşımda Marksizm-Leninizm'in yol göstericiliği olmazsa olmazdır. Komünizmin dünya ölçeğinde örgütlenmesinin temel aracı olarak dünya proletarya/sosyalist diktatörlüğünün kurulması savaşımına önderlik etmeye yetenekli tek sosyal sınıf olan işçi sınıfının kendisi de, gerek tekil devletler gerek dünya ölçeğinde böylesi zorlu bir savaşıma önderlik edebilmek için, leninist tipte bir komünist partinin önderliğine gereksinim duymaktadır.   DEVAMI...





 
Beş Adet Yazı ve Kitapçık

1-Partileşme Sürecine Genel Bir Bakış (2 Mayıs 1985)

2-TDKP Parti Değil, Parti-Öncesi Komünist Bir Örgüttür (Ağustos 1985)

3-Tartışma Yayın Organı Değil, Sovyet Modern Revizyonizmine Karşı Teorik Mücadele Organı (12 mayıs 1986)

4-TDKP'nin Demokratik Diktatörlük Anlayışının Eleştirisi (27 Kasım 1986)

5-Örgütlenmede Günün Görevi İllegal Örgütleri Yeniden Örgütlemek ve Güçlendirmektir (2 Haziran 1987)

İlgili yazı ya da kitapçıkları okumak için buraya tıklayınız.

14 Mayıs 2023 Seçimlerinde Komünist-Devrimci Tutum
Yazılar-Broşürler14 Mayıs 2023’te hem Türkiye Cumhuriyeti ‘cumhurbaşkanlığı’ makamı, hem de Türkiye Büyük Millet Meclis (bundan böyle TBMM ya da parlamento) üyelikleri için seçimlerin yapılacağı açıklandı. Bu seçimler cumhurbaşkanlığı kurumunun başına kimin seçileceği ve parlamento üyelerinin kimler olacağının belirlenmesinin ötesinde anlam taşıyorlar. Söz konusu olan, aynı zamanda, Türkiye ve Kuzey Kürdistan coğrafyasında kapitalist politik egemenliğin, devletin alacağı biçimin oylanmasıdır da: “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” adı verilen başkanlık sistemi korunacak mı, yoksa parlamenter sisteme dönüş süreci mi başlatılacak? Özellikle cumhurbaşkanlığı seçimi bu soruya da yanıt verecektir. Var olan politik ortam, aşağıda açıklanacağı gibi, komünist-devrimcilerin iki farklı taktik tutum takınmalarını gerektirmektedir. Şimdilik şu noktayı vurgulamakla yetineyim: Devlet başkanlığı için yapılacak seçimle parlamento üyelikleri için yapılacak seçimlere teorik ve politik-pratik yaklaşım arasında ayrım yapmak gerekir. Cumhurbaşkanlığı seçimi söz konusu olduğunda taktik tutum hiçbir adayın desteklenmemesi olurken, parlamento seçimlerinde yalnızca komünist-devrimci adayların desteklenmesi olmalıdır.
TÜRKİYE DEVRİMİNİN YENİLGİSİ ÜZERİNE
Yazılar-Broşürler5 Ocak 2022 tarihli not:
Aşağıdaki yazı bir tartışma taslağı olarak 39 yıl önce yazıldı. Yazıyı, dipnotta belirtildiği gibi, 28 Ağustos 1985 tarihinde yayımlamaya karar verdim ama çeşitli nedenlerle bugüne dek yayımlanmadı. Bu nedenler içinde kabul edilemez olduğunu düşündüğüm kişisel ihmalimi özellikle vurgulamak isterim.  Bugün bu yazıyı, başta komünist ve devrimci-demokratlar olmak üzere, Türkiye ve Kuzey Kürdistan devriminin/devrimlerinin sorunlarına ilgi duyanların eleştirel irdelemesine sunuyorum.

A. H. Yalaz

DEVRİM YENİLDİ, YAŞASIN DEVRİM!

12 Eylül 1980 askeri faşist darbesi ile birlikte karşı-devrim geçici politik bir zafer kazandı. Genel kabul gören bir tespittir bu. Neye karşı kazanılmış bir zaferdir bu? Ortada yenen olduğuna göre yenilen kimdir? Yenilginin göstergeleri ve nedenleri nelerdir?


TÜRKİYE CUMHURİYETİ ORDUSU SURİYE’DEN DEFOL!
Yazılar-Broşürler(Bu yazıdan önce, görece ayrıntılı bir analiz için, bu sitede yayımlanan 5 Mart 2016 tarihli “ORTADOĞU’DA EMPERYALİST YENİDEN-PAYLAŞIM SAVAŞI VE KOMÜNİST-DEVRİMCİ TUTUM” başlıklı yazımın okunmasını salık veririm.)

Türkiye Cumhuriyeti (TC) tarafından, gerek Amerika Birleşik Devletleri (ABD)’nin gerekse Rusya’nın “izin” vermesi üzerine,  yapılan “Barış Pınarı Harekâtı” adı verilen saldırganlık ve işgal harekâtı sürüyor. ABD ve Rusya Federasyonu ve dolaylı olarak Baas rejimi hükümetleri ile politik İslamcı Erdoğan hükümeti arasında yapılan anlaşmalar nedeniyle Suriye’nin içinde bulunduğu durum daha da karmaşıklaştı. Suriye fiilen birkaç askeri ve politik nüfuz bölgesine bölünmüş bir coğrafyadır. Çok sayıda iç ve dış politik ve askeri oyunculu bir coğrafya. Suriye’de var olan durum çok yönlü ve çok etmenli kapsamlı ve ayrıntılı yeni bir politik ve askeri analizin konusu olmalıdır ama şimdilik genel çizgileriyle bir durum saptaması yaparak tutumumu açıklamakla yetineceğim. 
SELAM OLSUN KOMÜNİST-DEVRİMCİ GARBİS ALTINOĞLU’NA
Yazılar-BroşürlerGarbis Altınoğlu’nun aramızdan ayrıldığı haberini aldığım zaman hem büyük bir üzüntü duydum hem de öfke.  Onunla savaşım yoldaşı olmamızın verdiği üzüntü bir yana, Türkiye ve Kuzey Kürdistan ve genel olarak dünya komünist-devrimci hareketi on yılların ürünü olan bilgi ve deneyim birikimine sahip olan bir komünist-devrimciyi yitirdi.
Pagina/Sayfa 1 - 22 1 2 3 4 > >>